Çocuklarda Diş Çürükleri Tedavisi

Çocuklarda Diş Çürükleri Tedavisi

Çocuklarda süt ve kalıcı dişlerin tedavisini gerektirecek pek çok neden vardır. Diş çürüğü (caries), kırık ve/veya çatlak dişler (travma), dişlerin küçük veya biçimsiz görünmesine neden olan gelişimsel bozukluklar ve belirgin renklenme bunlardan en önemlileridir.
Süt dişleri, kalan sağlıklı doku miktarına bağlı olarak dolgu veya kron ile tedavi edilebilirler. Kalıcı dişlerle karşılaştırıldığında, süt dişleri küçüktür ve mine (dişin dış yüzeyi) ve mine altındaki dentin tabakasının kalınlığı daha azdır. Bu nedenle süt dişlerine kron, daha sıklıkla uygulanmaktadır.

Süt dişlerine dolgu veya kron uygulanması, dişin zamanından geç düşmesine neden olmaz.
Çocuklarda kalıcı dişlerde dolgu işleminin yetişkinlere uygulanan dolgu işleminden bir farkı yoktur. Bununla birlikte, kron uygulaması çok farklıdır. Çocuklarda uygulanan paslanmaz çelik kronlar tek seansta bitirilmektedir. Yetişkinlerde ise kron uygulaması birden çok seansta tamamlanmaktadır.

1. Dolgu
Süt ve kalıcı dişlere metal (amalgam) veya plastik (kompozit, cam iyonomer, rezin modifiye cam iyonomer) esaslı dolgular uygulanabilir.

• Metal esaslı dolgular
amalgam 100 yılı aşkın bir süredir dolgu malzemesi olarak kullanılmaktadır. Çocuklarda kullanımı kolaydır. Plastik esaslı dolgulara göre yapımı daha kısa sürede tamamlanır. Ucuzdur. Diş çürüğü dişin pek çok yüzeyini kapsıyorsa ve/veya diş çürüğü arka iki dişin birbirine bakan iki yüzeyinde ise plastik esaslı dolgulara göre daha güvenilirdir.

İçeriğinde bulunan civa nedeniyle endişe duyulmakla birlikte, herhangi bir hastalığa neden olduğuna dair bilimsel olarak kanıtlanmış bir veri yoktur.

• Plastik esaslı dolgular
Diş rengindedirler. Diş dokularına bağlanırlar. Florid salan plastik esaslı dolgular bulunduğu dişte çürük gelişimini önleyebilmektedir. Ancak, amalgama göre daha pahalıdırlar. Yapımları daha karmaşık olduğu için çocuğunuz hekim koltuğunda daha fazla oturacaktır.

• Metal kronlar
Halk arasında kaplama olarak bilinen kron, dişe benzeyen ve tüm diş yüzeyini bir şapka gibi örten tedavi şeklidir. Yaygın ve derin çürüğü olan dişler ile yaygın doku harabiyeti olan dişlerde tercih edilen bir uygulama şeklidir.

Süt dişleri için, önceden şekillendirilmiş paslanmaz çelik kronlar tercih edilir. Elli yıldır çocuklarda kullanılan bu tip kronları yerleştirmek kolaydır. Amalgam bir dolgunun yapımı için gerekli zamanın yarısı kadar sürenin yeterli olduğu ifade edilmiştir. Tüm diş yüzeyini kapladığı için diş çürüğü gelişimini engeller.
Çocuğunuz, kron yerleştirildikten sonra 24 saat sürebilecek hafif şiddetli bir ağrı hissedebilir. Hekiminizin önereceği bir ağrı kesici ile sorun çözülebilir. Ağrının uzun sürdüğü ve/veya şiddetlendiği durumlarda hekiminize tekrar başvurmalısınız.

• Lokal anestezi
Hekiminiz, çocuğunuzun dişetine veya yanağının iç kısmına, jel ya da merhem sürecektir. Daha sonra, lokal anestezi yaparak, dolgu yapılacak dişi ve dişi çevreleyen bölgeyi uygun bir süre için uyuşturacaktır.

• Endişe (anksiyete) ile başa çıkma
Çocuk diş hekimleri, çocuğunuzun sadece dişleri ile ilgilenmezler. Çocuğunuzun bakımına ve sağlığına odaklanırlar. Çocuğunuzda gelişen endişeyi veya muayene ve tedavi sırasında oluşabilecek herhangi bir zor durumun aşılmasını kolaylaştırırlar. Genellikle "anlat, göster, uygula" yöntemini kullanırlar. Çocuğunuzu yatıştırmak amacıyla sakin bir ses tonu kullanırlar. "Olumlu güçlendirme" yöntemleri, çocuğun davranışlarını şekillendirebilmekte ve tedaviyi kabullenmesine yardımcı olabilmektedir. Bununla birlikte, bazı çocuklarda sedasyon işlemi gerekebilmektedir. Eğer çocuğunuzda çok sayıda ve yaygın diş çürükleri bulunuyor ve çocuğunuz bu işlemleri muayenehane ortamında yaptırmıyorsa, genel anestezi ile tedavi uygulaması önerilmektedir.

2. Pulpayı ilgilendiren (endodontik) tedaviler

Pulpa dokusu, dişin ortasında yer alan damar ve sinirleri ifade eder. Bu doku, dişe gerekli oksijeni ve besini sağlar. Pulpa, travma, diş çürüğü veya başka bir nedenle etkilendiğinde dişin ağız içinde korunması amacıyla endodontik tedavi uygulanır. Bu tedavinin uygulanacağı dişte, genellikle ağrı ve ısı değişimlerine hassasiyet mevcuttur.

Endodontik tedavinin şekline, pulpanın etkilenme derecesine göre karar verilir. Çocuğunuzun ağrı hikayesi, dişinin muayenesi ve röntgen sonuçları belirleyicidir.,

Endodontik tedavinin şeklini, pulpanın sağlık derecesi belirler. Canlı (vital) pulpa tedavisinde pulpa korunur. Cansız (devital) pulpa tedavisinde hastalıklı pulpa kalıntıları uzaklaştırılır ancak kalan diş dokuları işlevine devam eder. Her iki yöntem ile tedavisi mümkün olmayan dişler çekilir. Endodontik tedaviler süt dişlerine de uygulanmaktadır.

• Kök kanalı tedavisi (yoksa diş çekimi mi?)

Hekiminiz, "diş çekimi ve yer tutucu tedavisi mi? " yoksa "kök kanal tedavisi ile dişin ağız içinde tutulması mı? " sorularını ebeveyn ile birlikte tartışacak ve gerekli tedavi şekline karar verecektir.
Eğer çocuğunuzda ciddi sağlık sorunları (kanser tedavisi, kalp hastalığı vb.) mevcut ise hekiminiz kök kanal tedavisi yerine dişin çekimine karar verecektir. Eğer çocuğunuzda herhangi bir sağlık problemi yok ise ve dişin çekilmesi çocuğunuzun yemek yeme ve konuşma becerilerini etkileyecek ise hekiminiz kök kanal tedavisini tercih edebilecektir.

• Endodontik tedaviden sonra

Çocuğunuz tedavi seansları arasında ve tedavi tamamlandıktan sonra ağrı hissedebilir. Rahatsızlık ve ağrı hissi kısa sürelidir ve ağrı kesiciler ile kontrol edilebilir.

3. Süt dişlerinin çekimi
• Çocuklarda sedasyon teknikleri

1. Bilinçli sedasyon: Çocuğunuz endişeli ise ve tedavi için gerekli süreyi hekime tanımıyorsa, diş hekimi çocuğunuz uykulu hale getirecek ilaçların kullanımını önerebilir. Çocuğunuz, konuşabilir ve uyaranlara yanıt verebilir durumdadır. Tüm koruyucu refleksleri çalışmaktadır.

2. Nitröz oksit (Kahkaha gazı): Bu gaz ile çocuğunuz korkularını yenebilmektedir. Tedaviyi kabullenmektedir. Nitröz oksit, güvenlidir ve daima oksijenle birlikte verilir. Çocuklarda bulantıya neden olabileceği için, işlemden önce çocukların aç olması tercih edilir. Ayrıca çocuğunuzun burnu açık olmalı ve rahat solunum yapabilmelidir.

3. Ağızdan (oral) sedasyon: Çocuğun endişe düzeyi yüksek ise nitröz oksit yeterli olmaz. Bu tip sedasyonda çocuğunuz uykuludur ve basit emirlere yanıt verebilir. İşlemden önce hekiminizden bilgi alın.

4. Genel anestezi: Çocuğunuz, tüm yöntemler denenmesine karşın güvenli bir şekilde tedavi edilmesine izin vermiyorsa, uyanık iken bir çocuğun tolere edemeyeceği tedaviler (cerrahi işlemler gibi) gerekli ise, uzun süreli ve çok sayıda randevu gerekli ise ve çocuğunuz engelli ise diş hekiminiz genel anestezi ile diş tedavisi önerebilir. Karar vermeden önce diş hekiminin bu konudaki becerisini ve genel anesteziyi verecek hekimin deneyimini sorgulayınız.

• Erken süt dişi kayıplarında boşlukların korunması
1. Çocuklar süt dişlerini niye kaybederler?
Diş çürüğü veya travma nedeniyle çocuklar süt dişlerini zamanından önce kaybedebilirler. Bu durumda hekiminiz yer tutucu önerecektir.

2. Süt dişleri er ya da geç kendiliğinden düşmeyecek mi? Neden tedavi edilmeleri gerekiyor?

Evet düşecekler. Ancak, süt dişleri, çocuğunuzun etkin çiğneyebilme ve doğru konuşabilme becerilerini geliştirebilmesi için çok önemlidir. Süt dişleri kalıcı dişlerin ağız içinde doğru konumlanmasına yardımcı olmaktadır. Estetik bir gülüş sağlıklı süt dişleri ile sağlanabilir.

Süt dişinde oluşan bir çürük aynı zamanda enfeksiyon anlamına da gelmektedir. Süt dişinde gelişen enfeksiyonun çocuğunuzun genel sağlığını da kötü etkileyeceğini unutmayın.
Bu nedenlerle, süt dişleri, zamanı gelinceye kadar sağlıklı bir şekilde ağız içinde korunmalıdır. Çürüyen süt dişleri tedavi edilmelidir.

3. Bir süt dişinin kaybı kalıcı dişlerde nasıl bir soruna neden olur?

Erken süt dişi kaybında, kaybedilen süt dişinin boşluğuna komşu dişler eğilir ve mevcut yerin daralmasına neden olurlar. Aynı şekilde karşı çenedeki diş de boşluktaki yeri doldurmak için uzayacaktır. Bu durumda kalıcı dişlerde çapraşıklıklar meydana gelecektir. Ortodontik tedavisiz düzelmeyen sorunlar oluşabilecektir.

Çocuklarda Diş Fırçalama Eğitimi

Anne ve babalardan sıklıkla duyulan yakınmalardan birisi de; çocuklarının dişlerini yeterince fırçalamadığıdır. Çocukların ileriki yaşlarda bu alışkanlığı sürdürmesinin en kolay ve etkili yöntemi erken yaşlarda dişlerin fırçalanmaya başlanmasıdır. Çocuk diş hekimleri olarak; anne-babalara bu konuda önereceğimiz yöntem; bebeğinizin ilk dişleri çıkmaya başlar başlamaz dişlerin temizlenmesi olacaktır. İlk süt dişi sürdükten sonra bebeğinizin dişini temiz bir bezle veya bebekler için özel üretilmiş olan yumuşak kıllı bebek diş fırçaları ile temizlemeye başlayabilirsiniz.

İlk fırçalama girişimleri oldukça zor, hatta başarısız olabilir fakat zamanla bu bebeğinizin de hoşuna giden bir alışkanlık halini alacaktır. Özellikle süt dişlerinin yeni sürmeye başladığı zamanlarda fırçalamanın düzenli olarak yapılması dişetlerine masaj etkisi yaparak bebeğinizin rahatlamasına ve diş sürme ağrılarının azalmasına sebep olacaktır. Tabii ki ilk dişlerin ağızda görülmesi ile bir çocuk diş hekimine gidilmesi ve çocuğunuzun ağzında süren ilk dişlerinin bir uzman tarafından incelenmesi de bebeğinizin ağız ve diş sağlığı sorunlarının oluşmaması için doğru bir yaklaşım olacaktır.

Çocuğuma Diş Fırçalama Alışkanlığını Nasıl Kazandırabilirim?
Ailelerin bir diğer sıkça sordukları soru ise diş fırçalama esnasında diş macunu kullanımı ile ilgili kaygılardır. Genellikle bebekler ve çocuklar diş macununun tadını çok severler ve fırçalama esnasında diş macununu yutarlar. Bu sebepten dolayı 2,5-3 yaşından daha küçük çocuklarda diş fırçalanmasında diş macunu kullanılmaması daha doğru bir yaklaşım olacaktır. Fakat bu konuda tüm çocuklar adına bir genelleme yapmak doğru olmayacaktır. Bu sebepten dolayı bebeğinizin dişlerini fırçalarken macun kullanıp kullanılmayacağını pedodontistinize danışarak karar vermeniz yapılacak en doğru işlemdir. Unutmayın ki; çocukların fazlaca yutabilecekleri Fluorlu diş macunu onların hem dişleri hem de genel vücut sağlığı açısından sorun yaratabilir.

Bebeğinize ve çocuklarınıza diş fırçalama alışkanlığı kazandırılması için tavsiyeler:
Dişlerini fırçalarken ayrı bir diş fırçası ile siz de kendi dişlerinizi fırçalayın,
Ona birkaç tane diş fırçası alın. Bu fırçalar farklı renkte ve değişik çizgi roman kahramanlarının olduğu fırçalar olsun. Her seferinde başka bir fırça seçmesini sağlayın. Bu seçim onun diş fırçalama isteğini ve motivasyonunu arttıracaktır.
Evde mutlaka diş fırçalama panosu oluşturun ve her fırçalamadan sonra pano üzerinde işaretleme yapın.
Önce kendisinin dişlerini fırçalamasına izin verin sonra siz onun, o da sizin dişlerinizi fırçalasın.

Banyoya bir kum saati yerleştirin ve her fırçalamada kum saatini ters çevirerek zaman tutun. Yaklaşık 2 dakikalık diş fırçalama yeterli olacaktır.
Unutmayın ki bebeğiniz veya çocuğunuzun diş çürüğü hakkında hiçbir bilgisi yoktur. Ona yapışkan özelliği olan şeker, çikolata veya bisküvi yedirin ve aynada dişlerin üzerine nasıl yapıştığını gösterin. Daha sonra dişlerini fırçalatın ve dişlerinin ne kadar güzel, temiz ve beyaz olduğunu ona aynada gösterin.

Bunlara ek olarak çocuğunuzu ilk süt dişi çıktıktan sonra (6-9 ay) pedodonti uzmanına götürmeniz çocuğunuzun ağız hijyeni hakkında daha detaylı bilgi almanızı sağlayacaktır. Daha sonra yapılacak düzenli diş hekimi kontrollerinde çocuk diş hekiminin çocuğunuzun dişlerini fırçalaması veya klinik ortamında göreceği dişlerini fırçalayan diğer çocuklar, onun motivasyonunu mutlaka arttıracaktır.

Unutulmamalıdır ki düzenli diş fırçalama çocuğunuzun ileride oluşabilecek diş problemlerinin önlenmesinde büyük rol oynayacaktır.

Diş Çürümesini Nasıl Engelleriz

Ağız bakımının ihmal edilmesi sonucu dişin en dış tabakası olan mine tabakasının tahribata uğramasıyla diş çürüğünün oluşmaya başladığını belirten Dr. Akan, ağızda oluşan bakteri plağı şekerli ve unlu yiyeceklerin ağızda kalan artıklarından asit oluşturduğunu ve bu asitin dişin yüzeyinde hasara yani çürümeye yol açtığını kaydetti. Akan, ihmal edilirse derin çürüğün pulpa olarak adlandırılan dişin özüne kadar ulaşmasıyla bakteri ve toksinlerinin burada bulunan damar ve sinirleri harabiyete uğratması sonucu iltihap olayı başladığına dikkat çekti.

Diş çürüğünü önlemenin mümkün olabileceğini anlatan Dr. Özcan Akan, "Ağız ve diş sağlığına gereken önem verilip dişler düzenli fırçalanarak diş çürüğünü önleyebiliriz.

Doğru fırça seçmek ilk aşamadır. Fırça kılları orta sertlikte olmalıdır, yumuşak olan diş fırçaları besinleri yeterli derecede uzaklaştıramaz, sert olanlar ise dişlerde aşınmalara ve dişeti çekilmelerine neden olur; dişlerimize zarar vermiş oluruz. Diş macununun katkısı ise ağza ferahlık hissi vermesi ve içerisinde bulunan flor gibi maddelerden dolayı dişi çürüğe karşı koruma etkisi olmasıdır. Fırça kıllarının bozulmamış olmamasına da dikkat edilmelidir. Fırça seçimini yaptıktan sonra sabah ve akşam günde en az iki kere diş fırçalamak ağız ve diş sağlığımızı korumak için çok önemlidir." dedi.

Fırçanın temizleyemediği ara yüzeyleri diş ipi kullanarak temizlemenin arayüz çürüklerini önlemek için gerekli olduğunu vurgulayan Dr. Akan, her gece dişler fırçalandıktan sonra diş ipi kullanmak ağız ve diş sağlığı için çok yararlı uygulama olduğunu söyledi.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp