Akut İnflamasyonun Morfolojik Paternleri

Akut İnflamasyonun Morfolojik Paternleri Akut inflamasyonu niteleyen vasküler ve hücresel reaksiyonlar, reaksiyonun morfolojik görünümünde yansıtılır, İnflamatuvar yanıtın şiddeti, spesifik sebebi ve tutulan dokunun özelliği, tümü akut inflamasyonun temel morfolojisini değiştirerek farklı görünümlere neden olur, Bu morfolojik paternleri tanımak önemlidir ki, sıklıkla farklı sebep uyaranlarla ve klinik durumlarla ilişkilidirler,

Morfoloji

Seröz inflamasyon, nispeten proteinden fakir sıvı artışıyla karakterizedir. Zedelenme bölgesine göre ya serumdan ya da peritonsal, plevral veya perkardial kaviteleri döşeyen mezotel hücrelerin sekresyonlarından kaynaklanır. Yanık veya viral infeksiyon nedeniyle olu-şan derideki su kabarcığı, seröz effüzyonun iyi bir örnegidir. Burada ya epidermis içinde ya da epidermisin hemen altında effüzyon birikir. Seröz kavitedeki sıvıya effüzyon adı verilir.

Fibrinöz inflamasyon

daha şiddetli zedelenmeler sonucunda meydana gelir, Büyük moleküllerin (fibrinoje gibi) endotelyal bariyerden geçmesini sağlayan aşırı vasküler geçirgenlik nedeniyledir. Histolojik olarak, ekstavasküler fibrin birikimi eosinofilik ince ağ şeklinde veya bazen amorf koagulum olarak görülür.Fibrinöz eksüda, meninkiler, perikardiyum ve plevra gibi vücut boşluklarının karakteristik inflamasyonudur.Böyle eksüdatlar, fibrinolizisle parçalanabilir ve birikmiş devri, makrofajlarca uzaklaştırılabilir, böylece normal doku yapısında onarım (rezolüsyon) gerçekleşebilir.

Ayrıca, fibrinin tamamen temizlenememesi, fibroblastların ve kan damarlarının artışına(organizasyon) neden olur, önemli klinik sonuçları olabilen skorlaşmaya yol açar. Örneğin perikardial fibrinöz eksudatın organizasyonuyla perikardial boşluğu tıklayıp veya köprüleşmelere neden olup miyokardiyal fonksiyonu bozan kalın fibröz skor oluşur.Süpüratif (pürülan) inflamasyon, nötrofillerden nekrotik hücrelerden ve ödem sıvından oluşan büyük miktarda pürülan eksüdatla (irin) kendini gösterir. Bazı organizmaların, (örneğin stafilokoklar), böyle sınırlandırılmış süpürasyona neden olması daha muhtemeldir ve bu nedenle bunlardan piyojenik olarak bahsedilir. Abseler, piyojenik organizmaların dokuda derine yerleşmesiyle veya nekrotik odakların sekonder olarak enfekte olmaları nedeni ile oluşabilen fokal irin topluluklarıdır. Abselerin tipik olarak ortasında büyükçe nekrotik bir bölge, çevresinde korunmuş nötrofiller (Şekil 2-12), en dışta erken onarımı yoğun nötrofilim infiltrasyonla birlikte vasküler dilatasyon görülür. Kronikleşmeyle, ülser kenarı ve tabanında lenfosit, makrofaj ve plazma hücresi birikimiyle skarlaşma gelişir.

Göstergesi dilate damarlar ve fibroblastik proliferasyon bölgesi bulunur. Sonunda abse, tamamen bağ dokusu ile çevrilir ve bağ dokusuyla yer değiştirmiş olabilir. Ülser, hücrelerin nekrozuyla ve inflamatuvar nekrotik dokunun (Şekil 2-13) dökülmesiyle oluşan organ veya doku yüzeyinin mahallî defekti veya kazıntısıdır. Ülserasyon, yüzeyin üzerinde veya yüzeye bitişik doku nekrozu veinflamasyon meydana geldiğinde oluşabilir. En sıklıkla (1) ağız, mide, barsaklar veya genitoüriner sistemde mukozal inflamatuvar nekrozunda; ve (2) geniş nekroza yatkın, dolaşim bozukluğu olan yaşlı kişilerde alt ekstrem itelerin doku nekrozu ve subkutan inflamasyonunsa görülür. Ülserasyonlar için en iyi örnek, akut ve kronik inflamasyonun bir arada olduğu mide veya duodenumun peptik ülseridir. Genellikle akut evrede, defekt kenarla

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp