Bal Ve Pekmez Karışımı

İÇERİĞİ:

Süzme çiçek balı (%50), Harnup pekmezi (%25), Isırgan tohumu, Şalgam tohumu, Havuç tohumu, Turp tohumu, Çörekotu, Marul, Kereviz tohumu, Zencefil, Tarçın, Hindistan cevizi rendesi, Üzerlik

İÇİNDEKİ MADDELER:

Süzme Çiçek Balı:

Protein, amino asitler, organik asitler, mineraller, oligo elementler: kalsiyum, klor, bakır, demir, magnezyum , alüminyum, gümüş, çinko, iyot, albümin, dekstrin, nitrojen, manganez, fosfor, potasyum, silisyum, sodyum, kükürt, vitaminler: (B1-B2-B3-PP-B6-H, B9) Enzimler ve bazı doğal antibiyotik faktörler içerir.

Harnup Pekmezi:

Şekerler, karbonhidratlar, yağ, selüloz, tanen ve azotlu bileşikler içermektedir. Isırgan Tohumu: Urticosit isimli glikozid, potasyum ve kalsiyum nitrat, resinik asit, formik asit, C vitamini, demir, klorofil ve yakıcı yaprak tüylerinde bu etkinin nedeni olan asetilkolin ile histamin tesbit edilmiştir.

Şalgam Tohumu:

İçeriğinde B vitaminleri, flavonlar ve çeşitli madenler bulunur.

Havuç Tohumu:

Eterik yağ ihtiva eder ki, bu da geraniol elde etmekte kullanılabilir. likopin, karotin provitamin A, B1, B2, C, E vitaminleri, %7 oranında şeker, %29 kadar fosfor ve madeni tuzlar içerir. Turp Tohumu: C vitamini, kükürt ve iyot vardır.

Çörekotu:

Sabit yağ, uçucu yağ, acı madde, saponinler, tanen, şekerler ve nigellin ile connigellin alkoloidleri bulunmuştur.

Marul:

Vitamin, mineral, sodyum ve potasyum içerir.

Kereviz Tohumu:

Antioksidanlar, vitaminler, mineraller, sodyum ve potasyum içerir.

Zencefil:

Uçucu yağ, organik asitler, acı madde ve çeşitli glikozitleri içermektedir.

Tarçın:

Eterik yağ, nişasta, reçine, tarin ve tarçın aldehiti içerir.

Hindistan Cevizi Rendesi:

Uçucu yağ, şekerler ve selüloz bulunur.

Üzerlik:

Harmin, harmalin, harmalol ve peganin alkaloidleri ile yağ içerir.

Ballı Karışımlar Kullanım Yöntemleri

1 tatlı veya çorba kaşığı ballı karışım öğünler öncesi veya sonrası yenilebilir.

1 tatlı veya çorba kaşığı ballı karışım öğünler öncesi veya sonrası sıcak süt ile karıştırılıp sıcak sıcak içilebilir.

1 tatlı veya çorba kaşığı ballı karışım öğünler öncesi veya sonrası soğuk süt ile karıştırılıp serinletici içecek olarak tüketilebilir.

Şifalı bitkilerle tedavi

Dilimize "Bitkisel Tedavi" diye çevirebileceğimiz Fitoterapi, insanlık tarihi kadar eski bir bilimdir. Çünkü varlığı, birebir insanın varlığıyla ilintilidir. Aynı şekilde hastalıklar da insanın yeryüzündeki macerasıyla birlikte ortaya çıkmış ve insanlar bu hastalıklara çare bulmak amacıyla en önce doğaya koşmuşlardır.

Bitkilerle tedavi, günümüzde de modasını yitirmeyen bir bilimdir. Uzak geçmişin doğal reçetelerinin halen birçok hastalığa çare olması, özellikle uzmanlarca hazırlanan sentetik ilaçların bir takım yan etkilerinin ortaya çıkması, bu bilime olan ilginin artarak devam etmesinin başlıca nedenlerinden biridir.

Bitkilerle Tedavi ya da Bitki Bilimi, herkesin kolayca öğrenebileceği ve reçeteler yazabileceği bir bilim değildir. Nasıl ki günümüzde Eczacılık mesleğini yapabilmek için senelerce Farmakognozi okuyarak ve belli süreler staj yaparak bir disiplinden geçiliyorsa, bu bilimde de aynı şekilde bir disiplinden geçmek şarttır. Çünkü sonuçları itibariyle büyük sorumluluk isteyen bir bilimdir.

Çok iyi bilinen bir adaçayının bile 80 değişik çeşidi doğada yetişmektedir. Adaçayı gibi çok iyi bildiğimiz ve her zaman kullandığımız yüzlerce değişik bitkinin faydalı ve veya zehirli türleri de doğada yetişmektedir. Ne yazık ki uzman kişiler bile zaman zaman bitkiyi çıplak gözle baktığında bitkinin toksik olup olmadığını ayırt edememekte ve laboratuar ortamında tanımlamaktadırlar.

Günümüzde Farmakognozi (Bitki Bilimi) ve Fitoterapi (Bitkisel Tedavi), Eczacılık okullarında da ders olarak okutulmaktadır ve bu bilimle ilgilenmek isteyeceklerin geçeceği disiplin, bu okullarda yeteri kadar verilmektedir.