Adet Görmeme Ve Adet Geçikme Nedenleri

Adet Görmeme Ve Adet Geçikme Nedenleri Hakkında Detaylı Bilgiyi Burda bulabilirsiniz. Her kadın ayda bir belli bir gün adet dönemini yaşar. Bazen adet kanamasının beklenen günde gelmemesi ve yada gecikmesi de olabiliyor. Bunun nedenlerini gelin hep beraber öğrenelim değerli kullanıcılarımız.Fizyolojik olarak gebelikte, emzirme periyodunda ve menopozda adet kanamasının gelmemesi normaldir.

Normal adet gören bir kadında adet kanamasının gecikmesi durumunda gebelik ihtimali gözden geçirilmelidir. Adeti gecikmiş olan kadının gebe olmadığı ispatlandıktan sonra adet gecikmesine neden olabilecek diğer faktörler ortaya çıkar.

Adet gecikmesinin bir çok nedeni olabilir. Hormonal faktörler, üreme organları ile ilgili hastalıklar, stres gibi yaşam koşulları, ağır egzersiz veya aşırı kilo alıp verme adet gecikmesine neden olabilir.

Adet kanaması vücutta bulunan işlevleri birbirinden farklı hormon salgılayan bir çok salgı bezinin uyum içinde çalışması sonucunda olur. Sonuç olarak bu salgı bezlerindeki herhangi bir düzensizlik kendisini adet gecikmesi ile belli edebilir. Tiroid bezinin fazla veya az çalışması, prolaktin hormonu yüksekliğine neden olan hipofiz bezi hastalıklarında ilk yakınma adet gecikmesidir.

Adet kanaması rahim içi zarının dökülmesidir. Adet kanaması için rahim içi zarının yeterli kalınlığa ulaşması gereklidir. Daha önceden geçirilmiş rahim içi girişimler ve özellikle de kürtaj işlemi rahim içi dokuyu zedeleyebilir. Böyle durumlarda da daha sonraki dönemde adet kanaması olmayabilir.

Ağır fiziksel egzersizler yapan kadınlarda adet gecikmesi sıklıkla izlenir. Bu duruma en iyi örnek sporcular ve balerinlerdir.Yoğun stres, ağır diyet sonrası belirgin kilo verme veya çevre değişiklikleri de hormonal dengesizliklere ve adet gecikmelerine neden olabilir

Polikistik over sendromunda da ilk adetten bu yana adet gecikmeleri vardır. Bu hastalıkta adet gecikmelerini takiben oluşan yoğun ve düzensiz kanamalar vardır.Adet gecikmesi olan normal üreme çağındaki bir hastada ilk yapılması gereken şey gebelik testidir. Gebelik olmadığı tespit edildikten sonra adet gecikmesine neden olan durumla ilgili ayrıntılı muayene ve laboratuar tetkikleri yapılır.

Ultrason yapılarak rahimin pozisyonu adet kanamasını sağlayan rahim iç zarının kalınlığı yeterli mi ? tespit edilir. Daha sonra laboratuar analizi ile çeşitli salgı bezlerinden salgılanan hormon düzeyleri tespit edilir. Herhangi bir hormon bozukluğu saptanmışsa ona yönelik tedavi düzenlenir.

Hormon bozukluklarından biri de hipofizden salgılanan prolaktin hormonunun yüksekliğidir. Normalde bu hormon emzirme döneminde salgılanmaktadır. Hiperprolaktinemisi olan kadınlarda adet gecikmesi ve göğüslerden süt gelmesi yakınması vardır. Prolaktin yüksekse hipofiz bezi beyin tomografisi gibi yöntemlerle görüntülenmeli, hipofizde adenom ( iyi huylu bir tümör) olup, olmadığı araştırmalıdır.

Çoğu durumda adet gecikmesine neden olan bariz bir hastalık yoktur. Böyle durumlarda da kadının adet görmesini sağlayacak ve kendisi için gerekli hormon desteğini sağlayan ilaçları kullanması önerilmektedir.

ADET GÖREMEME (AMENORE)

Bir kadının adet görebilmesi için vücudundaki 4 kompartmanın düzenli çalışması gerekir.

- Kompartman 1 Rahim ve vajina

- Kompartman 2 Yumurtalıklar

- Kompartman 3 Hipofiz bezi

- Kompartman 4 Beyin (Hipotalamus)

14 yaşına kadar meme büyümesi, tüylenme gibi sekonder seks karakterlerinin gelişmemesi veya 16 yaşına rağmen ilk adetin görülmemesi veya normal adet gören kadında 3 siklus boyunca adet olmaması amenore olarak adlandırılır. Hayatında hiç adet görmemiş ise buna primer amenore, daha önceden düzenli adet gören kadında adetin kesilmesine de sekonder amenore adı verilir.

Gerek primer gerekse sekonder amenore mutlaka araştırılması gerek önemli bir durumdur. Amenore şikayeti ile gelen bir kadında ilk önce hormon testleri yapılmalıdır. Burada Tiroid hormonları, prolaktin ve bazı kadınlık hormonlarına bakılır.

İkinci adımda bir progesteron challange test (PCT) yapılır. Bu testte kadına 5 gün süreyle progesteron hormonu verilir ve ilaş kesilir.1 hafta içinde kanama olur ise vücütta yeterli miktarda östrojen var demektir. Östrojen varlığı anovülasyon tanısını yani yumurtlama olmaması tanısını koydurur. Gebelik ya da yüksek miktarda erkeklik hormonu varlığında vücutta östrojen olmasına rağmen kanama olmaz. Anovilasyon tanısı konduktan sonra bu teşhise yönelik tedavi protokollerinden biri seçilir.

Eğer PCT ile kanama olmaz ise ya vücutta östrojen yetersizdir ya da kanama yollarında bir tıkanıklık vardır. Bunu anlamak için östrojen ve progesteron siklik olarak verilir. Bu tedavi sonucu kanama olursa bir sonraki aşamaya geçilir eğer bu tedavi ile kanama olmaz ise tıkanıklık düşünülür. En sık sebep kürtaj sonrası meydana gelen yapışıklıklardır. Tedavisi cerrahi işlemledir.

Bir sonraki adımın amacı over ya da beyinde ki hormon salgılama merkezlerindeki defekti bulmaktır.Bu durumda gonadotropin ve östrojen değerlerine bakılır.Over hormonları normal ve beyinden salgılanan hormonlar yüksek ise beyinde horman salgılayan bir kitle ya da yumurtalıklarda yetmezlik söz konusu olabilir. Bu durum son derece nadir görülür. Prematür over yetmezliği ya da yaygın adı ile erken menopoz son derece nadir görülen bir olaydır ve bağışıklık sistemi ile ilgili olabileceği düşünülmektedir. Zaman zaman bu durumgeri dönüşümlü olabilir.

Bazı durumlarda ise beyinden salgılanan gonadotropin adı verilen hormonlar normal düzeyde bulunabilir ancak bu hormonlar biyolojik olarak inaktif olduklarından yumurtalıkları uyaramazlar ve amenore ortaya çıkar.

Eğer tüm tetkikler sonucu bir neticeye varılamıyor ise bu durumda hipotalamik amenoreden söz edilir. Bu durumun kesin taanısı olanaksızdır. Psikolojik faktörler, ani stres, üzüntü, ani kilo kaybı, yoğun egzersiz, hava değişimi gibi faktörler bu duruma yol açabilir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp