Yulaf Çeşitleri Nelerdir

Yulaf Çeşitleri Nelerdir :

İklim ve Toprak İstekleri
Serin iklim tahılları içerisinde, iklim istekleri en fazla olan cins yulaftır. Çiçeklenmeden başaklanmaya kadar, sıcaklığı 15 0C yi geçmeyen serin bir hava ve yüksek nem ister. 1 g. Kuru madde üretimi için tükettiği su miktarı 600 g. civarındadır. Yıllık yağışı 700-800 mm olan yöreler yulaf tarımı için en uygundur. Kurağa dayanıklı olmayan yulaf, soğuğa da dayanıklı değildir. Yulafın vernalizasyon isteği belirgin olup, en düşük büyüme sıcaklığında uzun süre kalması gerekir.
Yüksek bir verim için toprakta bitki besin maddelerinin yeterince bulunması gerekir. Killi-tınlı, kumlu-bol humuslu topraklar yeterli nem bulunursa yulaf yetiştiriciliği için uygundur. Yulaf toprak tuzluluğuna da oldukça dayanıklı bir bitkidir.
Ekim Nöbeti
Yulaf bitkisinin kökleri toprakta güç eriyen fosforlu ve potasyumlu bileşikleri çözerek bu maddelerden kolayca yararlanabilmektedir. Güçlü kök sistemi ile yulaf toprakta fazla miktarda organik madde bırakır. Bu nedenle iyi bir ekim nöbeti bitkisidir.
Yulaf karışık ekime de uygun bir bitkidir. Yonca ve üçgüllerle karışık olarak ekildiği zaman bu bitkileri güneşten koruyarak daha iyi gelişmelerini sağlar. Yulaf fiğ karışımları yem üretiminde (kuru ot yada silaj) önemli bir yere sahiptir. Yulaf ayrıca yeşil gübre olarak da kullanılmaktadır.
Toprak Hazırlığı, Ekim, Bakım ve Gübreleme
Yulaf tarımında toprak işlemenin zamanı ve yöntemi; ön bitkiye, yulafın ekim zamanına, yörenin yağış-sıcaklık ilişkilerine ve tarlanın otlanma durumuna göre değişmektedir.
Yulaf serin iklim tahılları içinde en çok su tüketen bitki olduğundan, toprak işlemenin amacı toprakta yeterli su biriktirmek olmalıdır. Bu nedenle yazlık yulaf ekilecekse tarla kıştan önce derin sürülerek ve kesekli olarak kışa bırakılıp, toprakta bol su biriktirilmesi sağlanmalıdır.
Yüksek verim için yulafın kışa dayanabileceği yerlerde, ekimi kışlık yapmak gerekir. Kışı çok sert geçen yörelerde erken yazlık ekim yapılmalıdır. Bitkilerin kışa 3-4 yaprakla girebileceği, yazlık ekimlerde ise sıcak ve kurak bastırmadan başaklanabileceği tarihe göre seçilmelidir. Yulafta vernalizasyon süresi uzun olduğundan, yazlık ekimler mümkün olduğunca erken yapılmalıdır. Vernalizasyon isteği tamamlanmayan yulaf sapa kalkamaz, dolayısıyla salkım oluşturamaz.
Yulaf ekimi, buğday için kullanılan ekim makineleriyle yada serpme olarak yapılabilir. Ağır tavlı topraklarda ekimi yüzlek, kuru tarım alanlarında ekimi derin yapmak uygundur. Tohumluğun 1000 tane ağırlığı 25 g‘ın altında olması istenmez. Dekara 17-18 kg tohum yeterlidir.
Yulafın ilk gelişme dönemi ve besin maddesi alımı yavaştır. Gelişmenin başlangıcında yavaş olan azot alımı, zamanla artar ve çiçeklenme zamanında en fazladır. Fosfor ve potasyum alımı büyümenin başlangıcında yavaştır, sapa kalkmayla birlikte, bitkinin tüm besin maddeleri alımı ve su tüketimi artar. Yulafa verilecek gübre miktarı; ön bitkiye, yetiştirilecek yulaf çeşidine, iklim ve toprak koşullarına göre değişmektedir. Genellikle 4 kg azot ve 4-6 kg fosfor (P2O5)lu gübre uygulaması yaygındır. Fosforun tamamı ekimle birlikte, azotun ise yarısı ekimle, diğer yarısı başaklanmaya kadar verilmelidir.
Hasat ve Harman
Yulaf tarımında en uygun hasat zamanının seçilmesi önemlidir. Kardeşlenme fazla olduğundan, bir bitkideki tanelerin tümünün olumu için gerekli süre, öteki serin iklim tahıllarına göre daha uzundur. Yulaf genellikle ana saptaki tanelerin sarı olum ile tam olum arasında olduğu devrede biçilmelidir. Saplar hasat sonrasında tarlada 3-5 gün yeterince kurutulduktan sonra harman edilmelidir.
Harmandan sonra elde edilen taneler belli bir süre kurutulduktan sonra depolanmalıdır. Eğer yulaf kuru ot için yetiştirilmişse sarı olumdan biraz önceki, silaj için yetiştirilmişse süt olum döneminde biçilmelidir. Kışlık ekilen yulaflar, yazlık ekilenlere göre birkaç hafta daha önce hasat olgunluğuna geldiği gibi, kışlık yulaflar daha fazla tane ve saman verimi sağlamaktadır.
Yulafın Değerlendirilmesi
Düşük üretim maliyeti ve tanelerinin besin değerlerinin yüksek olması nedeniyle, diğer tahıllarla karşılaştırıldığında, yulafın kahvaltılık olarak kullanımı ve evcil hayvanların beslenmesindeki önemi giderek artmaktadır. Yulafın başlıca kullanım alanları aşağıda özetlenmiştir:
Hayvan Yemi:
Yulaf öncelikli olarak hayvan yemi olarak kullanılmaktadır. Her türlü hayvan için çok iyi bir yem olan yulaf tanesi, kırma yada ezme olarak gene sığırların beslenmesinde, koyunların yem rasyonlarında öncelikli olarak kullanılmaktadır. Yulaf tanesindeki avenin maddesi genç organizmaların gelişmelerini, kasların güçlenmesini, süt ineklerinin verimini arttırmakta, tavukların birbirinin tüylerini gagalamalarını önlemekte, civciv ölümlerinin azalmasını sağlamaktadır. Yulaf samanı, buğdaygil samanlarının en iyilerindendir, çünkü sapları yumuşak, yaprağı daha boldur, organik ve mineral maddelerce buğday ve arpa samanından daha üstündür.
İnsan Gıdası:
Yulaf insan beslenmesinde de kullanılmaktadır. Yulaf unu, yulaf ezmesi ve kepeği kahvaltılık olarak gelişmiş toplumlarda kullanılmaktadır. Bisküvi, bebek maması, çorba, sosis, salça ve ekmek yapımında yulaf tanesi kullanılmaktadır.
Yulaf tanesinin protein, yağ, vitamin, fosfor, demir ve kalsiyum içeriği yönünden zengin oluşu besleyici değerini artırmaktadır.
Gıda ve Tıpta Kullanımı:
Yulaf, lif içeriğinin yüksek olması, kolesterolü düşürmesi, koroner kalp hastalıklarına yakalanma riskini azaltması gibi yönleriyle insan sağlığı açısından da önemli bir bitkidir. Yulaf ezmesi şeker hastalarının diyetlerinde, kansızlığı önlemede ve kandaki yağ oranının düşürülmesinde kullanılmaktadır. Yulaf unu antioksidant özelliği nedeniyle yağlı besinlerin eksime ve kokuşmasını önlemektedir. Yulaf kavuzlarından da furfurol maddesi elde edilir. Bu madde bitkisel yağların rafine edilmesinde, plastik maddelerin çözülmesinde ve dezenfektan olarak kullanılmaktadır.
Yulaf Yetiştiriciliğindeki Sorunlar ve Çözüm Yolları
Bu denli önemli bir bitki olan yulafın ülkemiz tarımında yeterince yer alamayışının başlıca nedenleri aşağıda özetlenmiştir.
Kışlık çeşitlerin üreticiye yeterince ulaştırılamaması; Türkiye‘de güvenilir kışlık yulaf çeşitlerinin ekimi yalnız kıyı bölgelerimizde yapılabilmektedir. Bu bölgelerde ise yulaf öteki tarla bitkileri ile ekonomik olarak yarışamamaktadır. Asıl tahıl ekim alanlarımız olan iç bölgelerimizde, yazlık yulaf ekimi yapılmakta, yetersiz yağış nedeniyle düşük verim sağlanmaktadır.
Yulaf ekim alanlarını genişletmek ve üretimi artırmak için tescilli kışlık yulaf çeşitlerinin çiftçiye ulaştırılması gerekmektedir.
Yulafın Hasat ve Harman Sorunları:
Yulaf bitkisinin kardeşlenme yeteneği fazladır, ancak fazla kardeşlenme gelişmiş salkım sayısını artırmaz, olumu geciktirir ve hasadı güçleştirir. Bitkideki salkım sayısının fazla olduğu durumlarda tanenin tümünün olumu için gerekli süre uzamaktadır. Genellikle ana saptaki tanelerin sarı olum ile tam olumu arasındaki devrede yulaf biçilmelidir. Bu durumda biçilen saplar 2-3 gün kurutulduktan sonra harman yapılmalıdır.
Ekim Nöbetinde Yeterince Yer Alamaması:
Yulaf gelişmiş kök sistemi nedeniyle, topraktaki besin maddelerinden öteki tahıllara göre daha iyi yararlanır.
Yulafın toprak seçiciliği ve toprak reaksiyonuna duyarlılığı fazla değildir. Çok ağır ve havasız topraklarda, yulaf yüzeye yakın kökler oluşturarak havalanmayı sağlar. Taban suyu yüksek arazilerde ekim nöbetine alınması gereken bir bitkidir. Aynı zamanda toprak tuzluluğuna dayanıklı olması nedeniyle sulu tarım alanlarında ekim nöbetinde yetiştirilebilecek başlıca tahıldır.
Yulaf ekim nöbetinde kullanılabilecek önemli bir bitki olmasına rağmen bugün hak ettiği yeri alamamıştır. Bunun nedeni sulu tarım alanlarında yetiştirilen diğer bitkilerle ekonomik olarak rekabet edememesidir. Sulu tarım alanlarında yetiştirilen yulafın veriminin yükseltilmesi ile bu rekabetin sağlayabileceği düşünülmektedir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp