Akalazya

Akalazya terimi "gevşeme yetersizliği" anlamına gelir. Alt özofageal sfinkter, yutmaya cevap olarak tam olarak gevşeyememektedir. Bu, özofagusun fonksiyonel olarak tıkanmasına ve buna bağlı olarak, daha proksimaldaki Özofagus segmentinin dilatasyonuna neden olur . Mano metrik çalışmalar akalazyada başlıca 3 problem olduğunu göstermiştir: (1) Aperistalsis, (2) Yutkunma sırasında alt özofageal sfinkterin tam olarak gevşeyememesi ve (3) Artmış alt özofageal sfinkter tonumu. Primer akalazyada alt özofageal sfinkterin ve özofagusun düz kas segmentinin intrinsik inhibitor sinir uyarımızda eksiklik olduğu bugün kabul gören bir görüştür. Özofagus fonksiyonlarını engelleyen herhangi bir patolojik proses sekonder akalazyada neden olabilir.

Bunun klasik örneği olan Chaga hastalığının etkeni, Özofagus, duodenum, kolon ve üreterin myenterik pleksuslarını haram eden Trypanosoma cruzi'dir. Poloda görülen doksal motor nukleus buzukluklan, diyabette görülen otonomim nöropati sekonder akalazyada neden olabilir. Ancak Akalazya çoğu kez, nedeni bilinmeyen Primer bir hastalık olarak karşımıza çıkar. Otoimmün itenin ve önceden geçirilmiş bir viraj enfeksiyonun etiyolojide rol oynadığı hipotezi ortaya atılmış ancak kanıtlanamamıştır. Primer akalazyada alt özofageal sfinkterin yukarı seviyelerindeki özofagus bölümünün progresif olarak genişlediği görülür. Özofagus duvarı normal kalınlıkta olabileceği gibi, kas tabakasının hipertrofisine bağlı olarak kalınlaşmış, ya da dilatasyonu bağlı olarak incelmiş olabilir.

Myenterik gangliyonlar Özofagus büyük bir bölümünde mevcut değildir, fakat alt özofageal sfinkter bölgesinde azalmış ya da normal miktarda olabilirler. Özofagusun my enterik pleksus bölgelerinde inflamasyon olması bu hastalığın patognomonik bir özelliğidir. Bu, mukozam bir hastalık olmamasına rağmen, yiyecek stazı, alt özofageal sfink: terin inflamasyonunsa, ülserasyonunsa ya da fibratik kalınlaşmaya neden olabilir. Akalazya, klinik olarak progresif disfaji ve yiyeceklerin mideye tam olarak iletilememesi ile karakterizedir.

Geceleri meydana gelen reflü ve sindirilmemiş yiyeceklerin aspirasyonu gözlenebilir. Hastalık, genelde genç eriş-kin dönemde kendini gösterir, fakat infant dönemde ya da çocuklukta da görülebilir. Bu durumda en ciddi komplikasyonu olan özofagusun skuamöz hücreli karsinomu hastaların %5' inde bildirilmiştir. Skuamöz hücreli karsinom akalazyalı hastalarda akalazyalı olmayan hastalara oranla daha genç yaşta görülür.