Dikkat Eksikliği Ve Hiperaktivite Bozukluğu Dehb

Dikkat Eksikliği Ve Hiperaktivite Bozukluğu Dehb



Dikkat Eksikliği Ve Hiperaktivite Bozukluğu Dehb, Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu uzmanlar tarafından çok iyi tanımlanmış biyolojik kökenli psikiyatrik bir bozukluktur. Bu sorun hakkında en çarpıcı bilgileri makalemizde bulabilirsiniz.


I. GİRİŞ

Sosyal yapıda ortaya çıkan gelişmeler, sosyal ilişkileri değiştirerek, eğitim alanında öğrenci merkezli yaklaşımları ve uygulamaları gündeme getirmiştir. Eğitim-öğretim ortamlarının ve imkanlarının kişisel özellikleri dikkate alarak yapılandırılması, öğrenci kişilik hizmetlerinin de ön plana çıkmasında etkili olmuştur. Bu bağlamda da özür veya özelliği olan öğrencilerin eğitim-öğretim etkinliklerinden en üst düzeyde yararlanarak sosyal yapıyla bütünleşmeleri gerekmektedir. Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite/Aşırı Hareketlilik Bozukluğu (DEHB) olan öğrencilerin de eğitim imkanlarından en üst düzeyde yararlanabilmesi ve sosyalleşebilmeleri için DEHB olan çocukların eğitim projesinin hazırlanmasına ihtiyaç duyulmuştur.

DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE/AŞIRI HAREKETLİLİK BOZUKLUĞUNUN TANIMI VE ÖZELLİKLERİ


Dikkat eksikliği hiperaktivite/aşırı hareketlilik bozukluğu, çocuğun “yaşına ve gelişim düzeyine uygun olmayan aşırı hareketlilik, ataklık ve dikkat sorunları” olarak tanımlanmaktadır(APA, 1994).DEHB‘nin sıklığı DSM IV (Köroğlu, 1994)‘ün verilerine göre toplumda %3-5 arasında, erkek çocuklarda kızlara oranla 3 kat daha fazla olduğu tespit edilmiştir. DEHB‘nin nedenleri tam olarak bilinmese de psiko-sosyal ve biyolojik faktörlerin etkili olduğu tespit edilmiştir.

Gerek halk arasında gerek tıbbi çevrelerde DEHB‘nin yaş ilerledikçe kendiliğinden azalacağı ve geçeceğine ilişkin yaygın kanılar bulunmaktadır. Son zamanlarda yapılan araştırmalar bunun böyle olmadığını, bozukluğun gidişinin farklı kişilerde farklı seyirler gösterdiğini ortaya koymuştur. Bu bozuklukta; hareketlilik çoğunlukla ilk on yıl içerisinde sorun yaratırken yaş ilerledikçe azalabilmektedir. Ancak dikkat sorunu; okula başlamadan önce fark edilmeyip önemsiz görülsede, çocuğun okul yaşamına başladığı zamandan itibaren sorun yaratmaktadır Bunun yanısıra sosyal ve duygusal alanlardaki zorluklar, ilk çocukluk çağından itibaren değişik sorunlara yol açmakta ve yetişkinlik çağında daha da etkili olmaktadır. Geç ergenlik ya da yetişkinlik döneminin erken evrelerinde kişi artık işlevsel olarak bozukluğun belirtilerini ya da bunlara ilişkin sorunları göstermektedir. Sorunlar ve belirtiler yetişkinlikte de sürer. Buna ek olarak duygusal ve sosyal sorunlar gözlenir. Bu vakalarda yalnız belirtiler sürmekle kalmaz, bunlara ciddi psikopatolojilerde eklenir. Alkolizm, madde bağımlılığı, antisosyal kişilik bozukluğu gibi yakınmalar gözlenir .

DEHB basit, gelip geçici bir yaramazlık veya dikkat dağınıklığı olarak değerlendirilmemelidir. DEHB çocuğun erişkin yaşama hazırlanmasında önemli sorunlara yol açabildiği gibi, çoğunlukla ergenlik ve erişkinliğe kadar devam eden davranış ve dikkat sorunlarına neden olmakta, olguların yaklaşık 1/3‘ünde başka psikiyatrik bozuklukların (okul sorunları ve öğrenme bozuklukları, karşıt olma, karşıt gelme bozuklukları, davranım bozukluğu, depresyon ve kaygı (anksiyete) bozuklukları, arkadaşlık ilişkilerinde sorunlar, bağlanma bozuklukları, madde bağımlılığı) eşlik etmesiyle içinden çıkılması güç durumlara yol açabilmektedir.

DEHB; bireyi, anne-babasını ve öğretmenini sürekli meşgul eden önemli bir sorun haline gelmiştir. Bu bozukluğu olan bireyleri; aileleri ve öğretmenleri “kavgacı, asabi, çabuk düş kırıklığına uğrayıp, sıklıkla ağlayan, hayallere dalan, başkasının konuşmasını kesen, yaramaz, kurallara uymayan, derslerde eşyalarını kaybeden çabuk heyecanlanan ve oturduğu yerden sık sık kalkan” olarak tanımlamaktadır. Bu tür tanımlamalar, çocuğun benlik algısının düşürüp, sosyal ilişkilerini ve eğitim sürecini olumsuz etkilemektedir. Özdoğan (2000: 99)‘a göre; ilk çocukluk dönemindeki anne-babanın eğitim hataları, çocuktan aşırı beklenti, az/yanlış motivasyon, gelişim krizleri, olumsuz yaşam koşulları, bulunulan ortamdaki olumsuz yaşantılar, beslenme, anne-babanın çocuklara ayırdıkları zamanın sınırlılığı ve kitle iletişimi araçlarının etkisi zaman zaman bireylerde DEHB‘ye benzer aşırı hareketlilik ve dikkat toplama zorluklarıyla karıştırılmakta ve hiperaktivite/aşırı hareketlilik/dikkat dağınıklığı bozukluğu olarak etiketlendirilmektedir.

DSM IV (Köroğlu, 1994) ‘ün Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite/Aşırı Hareketlilik Bozukluğunun Özellikleri:


a) Dikkatsizlik


Ø Çoğu zaman dikkatini ayrıntılara veremez ya da okul ödevlerinde, işlerinde ya da diğer etkinliklerinde dikkatsizce hatalar yapar,

Ø Çoğu zaman üzerine aldığı görevlerde ya da oynadığı etkinliklerde dikkati dağılır,

Ø Doğrudan kendisine konuşulduğunda çoğu zaman dinlemiyormuş gibi görünür,

Ø Çoğu zaman yönergeleri izlemez ve okul ödevlerini, ufak tefek işleri ya da iş yerindeki görevlerini tamamlayamaz (karşıt olma bozukluğuna ya da yönergeleri anlayamamaya bağlı değildir),

Ø Çoğu zaman üzerine aldığı görevleri ve etkinlikleri düzenlemekte zorluk çeker,

Ø Çoğu zaman sürekli zihinsel çabayı gerektiren görevlerden kaçınır, bunları sevmez ya da bunlarda yer almaya karşı isteksizdir,

Ø Çoğu zaman üzerine aldığı görevler ya da etkinlikler için gerekli olan şeyleri kaybeder (örn. Oyuncaklar, okul ödevleri, kalemler, kitaplar ya da araç-gereçler),

Ø Çoğu zaman dikkati dış uyaranlara kolaylıkla dağılır,

Ø Günlük etkinliklerinde çoğu zaman unutkandır.

b) Hiperaktivite/Aşırı hareketlilik

Ø Çoğu zaman elleri, ayakları kıpır kıpırdır ya da oturduğu yerde kıpırdanıp durur,

Ø Çoğu zaman sınıfta ya da oturması beklenen diğer durumlarda oturduğu yerden kalkar,

Ø Çoğu zaman uygunsuz olan durumlarda koşuşturup durur ya da tırmanır (ergenlerde ya da erişkinlerde öznel huzursuzluk duyguları ile sınırlı olabilir),

Ø Çoğu zaman, sakin bir biçimde, boş zamanları geçirme etkinliklerine katılma ya da oyun oynama zorluğu vardır,

Ø Çoğu zaman hareket halindedir ya da bir motor tarafından sürülüyormuş gibi davranır,

Ø Çoğu zaman çok konuşur.

c) Dürtüsellik/Ataklık

Ø Çoğu zaman sorulan sorunun tamamlanmasını beklemeden cevabını verir,

Ø Çoğu zaman sırasını bekleme güçlüğü vardır,

Ø Çoğu zaman başkalarının sözünü keser ya da yaptıklarının arasına girer.

DEHB olan öğrenciler sınıf ortamında; kıpır kıpırdırlar, dersin düzenini bozarlar, tahtada yazılanları defterlerine geçirmekte güçlük çekerler, defter sayfalarının yarısını doldururlar, yazıları kötüdür, yazım kurallarına dikkat etmezler, ödevlerini tamamlamakta sorun yaşarlar. Dikkatsizlikleri sınav başarılarını da etkiler bu nedenlerden dolayı çocuğun okul başarısında düşme olur, öğrenim görerek meslek edinme şansı azalır. Oyunlarda sırasını bekleyemezler ve arkadaşlarıyla sorun yaşarlar. Çoğu kez okul eşyalarını kaybederler. Tehlikeli olabilecek durumların sonuçlarını düşünmeden hareket edebilirler. Kendisine söylenenleri dinlemiyormuş izlenimi verirler. Evde sakarlık yapar, ya da hiç düşünmeden yapılan davranışlar nedeniyle anne-babası ve kardeşleriyle sorun yaşarlar.

Dikkat Eksikliği Hiperaktivite/aşırı hareketlilik Bozukluğu tanısının konulabilmesi için temel belirtilerin 7 yaşından önce başlaması, en az iki ortamda görülmesi, (okul ve evde) ve 6 ay boyunca da devam ediyor olması gerekmektedir. DEHB olan bireyler, dikkat eksikliği ve aşırı hareketli olanlar, yalnızca dikkat sorunu olanlar ve aşırı hareketli ataklık sorunu olanlar olarak üç ayrı grupta yer almaktadır. Bu özellikler bireyler arası farklılık gösterirken, tanıyı alan her çocuğun sorunları temelde aynıdır(Aysev ve ark. 2000)

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp