Akciğerde Sıvı Toplanması

Akciğerde Sıvı Toplanması :

Biri akciğerin dış yüzünü diğeri ise göğüs duvarının iç yüzünü saran 2 akciğer zarı (plevra) arasında kalan potansiyel boşlukta (bkz: pnömotoraks) sıvı birikmesi olarak tanımlanan plörezi, birçok akciğer ve akciğer dışı hastalığa bağlı olarak ortaya çıkar. Normalde bu 2 plevra yaprağı arasında kayganlığı sağlayacak çok küçük miktarda sıvı mevcuttur.

Bu sıvı akciğerin dış zarından salınır ve esas olarak akciğerin dış yüzünü örten iç zardan geri emilir. Yani plevra boşluğunda sürekli bir sıvı hareketi olmakla beraber salınan ve geri emilen sıvı denge halinde olduğundan sıvı miktarı yaklaşık 20 mililitre(ml) düzeyinde sabit kalmaktadır. Birçok akciğer ve akciğer dışı hastalığa bağlı olarak salınan sıvı miktarında artma ya da geri emilimde bir blokaj meydana geldiğinde, bu denge bozularak plevra boşluğunda sıvı miktarı artar ve plörezi adı verilen klinik tablo ortaya çıkar.

Plöreziye neden olan akciğer hastalıkları

Verem, akciğer ve akciğer zarı kanseri, zatürre, pulmoner emboli, sarkoidoz, akciğer absesi gibi birçok akciğer hastalığı sıklıkla plöreziye neden olmaktadır. Ülkemizdeki gibi verem sıklığının yüksek olduğu bölge ve ülkelerde, plörezinin başlıca nedeni verem hastalığıdır. Verem hastalığı nedeniyle ortaya çıkan plöreziler her yaş grubunda görülmekle birlikte daha çok genç erişkinlerde karşımıza çıkar.

Verem kontrolünde başarılı olmuş ülkelerde ve ileri yaş grubundaki hastalarda, plevrada sıvı birikimine yol açan başlıca hastalık akciğer kanseridir. Akciğer kanserinde kanser dokusunun doğrudan komşuluk yoluyla plevrayı istila etmesi ya da kan dolaşımına kaçan kanser hücrelerinin kan yoluyla plevraya yerleşmesi neticesinde ortaya çıkan plevral hastalık sıvı birikimine neden olmaktadır.

Yine bakteri ve virüslere bağlı ortaya çıkan pnömoni hastalığında plörezi bir komplikasyon olarak gelişebilir. Ülkemizde olduğu gibi asbest ve doğada bulunan bazı minerallerle temasın yüksek olduğu bölgelerde, bu maddelere bağlı olarak gelişen akciğer zarı kanseri de (bkz:mezotelyoma) çoğunlukla plevra boşluğunda sıvı birikmesine yol açmaktadır.

Plöreziye neden olan akciğer dışı hastalıklar

+ Kalp yetersizliği,
+ Böbrek yetersizliği, üremi,
+ Karın zarında batın içerisindeki hastalıklara bağlı olarak ortaya çıkan sıvının diyaframdan plevra boşluğuna kaçması,
+ Troid hastalıkları,
+ Akciğer dışı kanserlerin plevra ve akciğere metastazları (meme, over Ca gibi),
+ Yemek borusu kanserlerinin plevraya yayılması,
+ Lenfomalarda göğüs içi lenf bezlerine ya da doğrudan plevraya yayılma,
+ Kardiak by-pass operasyonları sonrası,
+ Kalp enfarktüsü sonrası,
+ Yemek borusunda yırtılma olması,
+ Karaciğer sirozu,
+ Romatoid artrit, Sistemik Lupus eritematosus gibi konnektif doku hastalıkları,
+ Ailevi akdeniz ateşi,
+ Bazı ilaçların kullanılması,
+ Göğüse radyoterapi uygulanması,gibi birçok hastalık ve durumda plevra boşluğunda sıvı birikimi yani plörezi görülebilir.

Plörezinin belirti ve bulguları

Plöreziye neden olan akciğer ya da akciğer dışı hastalığa ait belirtilerin dışında göğsün yan kısmında hissedilen batıcı tarzda ağrı, toplanan sıvının miktarına bağlı olarak değişen şiddette nefes darlığı en sık rastlanılan belirtilerdir. Ağrı bazı hastalarda omuz veya karında hissedilebilir. Sıvının ilk toplanmaya başladığı dönemlerde hastalar derin nefes alma esnasında, hasta tarafta bir gıcırtı sesi hissedebilirler.

Bu ses 2 plevra yaprağının birbirine sürtünmesiyle oluşur ki hastaların muayenesi sırasında hekim tarafından da duyulabilir. Sıvı toplanmasına ait bu belirtilerin dışında altta yatan hastalığa ait şikayetlerin sorgulanması ayırıcı tanı yönünden önemli olabilir. Yüksek ateş, üşüme ve titreme ile başlayan hastalık tablosu daha çok akciğere ait bir enfeksiyon ve bunun komplikasyonu olarak gelişmiş plöreziyi düşündürürken, akciğer tüberkülozlu bir hasta ile teması olan ve iştahsızlık, kilo kaybı, gece terlemeleri, öksürük gibi yakınmaları olan hastada plevra zarının tüberküloz hastalığı akla gelmelidir.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp