Kolesteatoma

Kolesteatoma: Kolesteatom, yanlış yara iyileşme sürecine neden olan, yanlış bir yerde gelişen, yanlış deridir.

Histopatolojik olarak kolesteatom, ektopik bazal germinatif tabakanın sürekli ürettiği deskuame epitel ve stratum korneumdan gelen keratinin temporal kemiğin havalı boşlukları ve kulak zarı içinde birikmesi şeklinde tanımlanır.

Etiolojik sınıflandırmaya göre kolesteatomlar doğumsal ve edinsel kolesteatom olarak başlıca iki guruba ayrılır. Doğumsal, ya da mezotimpanik kolesteatom, daha önce herhangi bir kulak akıntısı, kulak zarı perforasyonu veya kulak cerrahisi hikayesi olmadan sağlam kulak zarı arkasındaki kolesteatomdur.

Edinsel kolesteatom ise, daha çok enflamasyon sonrası gelişen süreç içinde olmakla beraber, travmatik, cerrahi sonrası rezidüel, rekürrent veya iatrojenik olarak oluşabilir. Cerrahi prosedür ve prognoz açısından önemli bir faktör olan, kolesteatomun kaynaklandığı yeri öngören otoskopik bakıya göre orta kulak kolesteatomları, attik, sinüs, tensa retraksiyon ve mezotimpanik kolesteatom olarak dörde ayrılır.

Retraksiyon ve proliferasyon teorileri kolesteatomların büyük bir kısmının oluşumunu açıklayabilir. Sekretuar otitis media ve östaki borusu fonksiyon bozukluğuna bağlı olarak kulak zarında atrofi, retraksiyon ve adeziv otit'e giden bir süreç oluşabilir.

Kulak zarının pars tensa veya pars flaksida kısımlarındaki retraksiyonun ilerlemesi ve epitelyel migrasyonun bozulması ile, retraksiyonda debris birikimi, kabuklanma ve bunun arkasında enfeksiyon, kemik rezorbsiyonu ve "herodion" polip oluşumunu takiben, keratinli epitelin proliferasyonu sonucu kolesteatom meydana gelir ve büyüyerek, genişler.

Doğumsal kolesteatom, genellikle dikkatli otomikroskopik incelemede tesadüfen saptanırken, edinsel kolesteatomlu hastalarda kötü kokulu kulak akıntısı, işitme kaybı gibi şikayetler olur.

Bunların yanı sıra, intra- veya ekstra-kranyal komplikasyonlar açısından uyanık olunması gereken baş ve kulak ağrısı, ateş, baş dönmesi, mastoid bölgede şişlik, yüz felci gibi şikayetler de oluşabilir.

Bu gibi durumlarda, acil olarak bilgisayarlı tomografi gibi ileri tetkikler gerekebilir. Kolesteatomun tedavisi cerrahidir. Tedavide öncelikli olarak hastalığın eradikasyonu hedeflenmekle beraber, rekürrenslerin önlenmesi, işitmenin ve hastanın yaşam kalitesinin de iyileştirilmesi göz önünde bulundurulmalıdır.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp