Hamilelikte Kırkkilit Otu Kullanımı

Hamilelikte Kırkkilit Otu Kullanımı :

Kırkkilt otu at kuyruğu otu olarakta bilinir.Kırsal kesimde yaşamış insanlar kırkkilit otunu iyi bilmektedirler.Çamurlu,sulu ve temiz olan topraklarda kırkkilit otu yetişebilir.Kırkkilit hakkında farklı bilgi olarak sulak alanlarda yetişen gövdesi büyük olanlar banyolarda farklı amaçlarla kullanılırken orman kenarları gibi bölgelerde yetişen kırkkilit bitkisi ise şifa amacıyla kullanılabilinmektedir. Bitki uzun süredir farklı türde hastalıkların tedavisinde aktif olarak kullanılmaya başlanır.

Kırkkilt otu at kuyruğu otu olarakta bilinir.Kırsal kesimde yaşamış insanlar kırkkilit otunu iyi bilmektedirler.Çamurlu,sulu ve temiz olan topraklarda kırkkilit otu yetişebilir.Kırkkilit hakkında farklı bilgi olarak sulak alanlarda yetişen gövdesi büyük olanlar banyolarda farklı amaçlarla kullanılırken orman kenarları gibi bölgelerde yetişen kırkkilit bitkisi ise şifa amacıyla kullanılabilinmektedir.

Bitki uzun süredir farklı türde hastalıkların tedavisinde aktif olarak kullanılmaya devam edilmektedir.Böbrek ve mesane rahatsızlıkları açısından son derece faydalı etkileri olduğu bilinir.Yaraları iyileştirici özelliği vardır.Özellikle şişliklerin inmesini sağladığı bilinir.Çeşitli sebeplerle çürümeye yüz tutmuş olan deriye sıcak lapa halinde kırkkilit otu uygulandığında iyi geldiği bilinmektedir.Yaşlılarda yaygın olarka görülen romatizma,sinir,gut gibi yaşlanmaya bağlı hastalıklarda belli bir yaştan itibaren hergün 1 bardak kırkkilit otundan yapılacak çayın tüketilmesi önerilir.

Kırkkilit otunun faydaları saymakla bitmez.Aklınıza gelebilecek bir çok hastalığa az yada çok mutlaka faydası bulunur.Kemiğe kadar işlemiş yaralarda mucize etkiler vardır.Kireçlenmeyi önler.İnanması güç ama yatak ıslatılması sorununa bile olumlu etkiler vardır.Kırkkilit otu ve kılıç otunun karışımından yapılacak kür yatak ıslatma sorununu çözecektir.

Atkuyruğu Otu, Zemberekotu, Çamotu, Kırkboğum, Tilkikuyruğu Otuve Katırkuyruğu Otu olarak da tanınır. İlkbahar başlangıcında, derinlere kök salmış olan köksaptan, önce spor taşıyıcı kahverengi başak sapları çıkar. Düzgün yapılı küçük çam ağaçlarını andıran yeşil yaz kuyruğu ise daha sonra çıkar. Çok yıllık, otsu ve çiçeksiz bitkilerdir. Gövdesi silindir biçiminde, dallı veya dalsız, yeşil veya esmer-yeşil renkli, sert ve içi boştur. Yaprakları çok küçük, pul biçiminde ve sivri uçludur. Spor ile çoğalırlar. Spor keseleri verimli gövdelerinin uçlarında başak şeklinde toplanmışlardır. Türkiye‘de 7 kadar türü yetişmektedir. Saponin, %60-70 silisilik asit (silica), potasyum tuzları, tanen alkaloitler içerir. Toplanacak bitkiler, 25-60 cm boyunda ve sapı ince (3-6 mm civarında) olan türlerdir (Equisetum arvense) ve nemli topraklardan, tarla aralarından ve dere kıyılandan toplanır. Doğal olarak, yapay gübre kullanılan tarlalardan toplanılmaması gerekir. Bataklık, karasuluk yerlerde ve dağlık meralarda yetişen (Equisetum hiemale) kalın saplı (başparmak kalınlığında), uzun boylu (1-2 m) bitkiler ise kullanılmaz! Mayıs-Haziran döneminde, henüz canlı yeşil rengini korurken, sapın toprağa yakın bölümünden kesilir ve demetler halinde gölge ve havadar bir yere asılarak kurumaya bırakılır.

İğne yapraklar gövdeden kolayca ayrıldığında kuruma tamamlanmış olur. Yapraklar ovuşturularak saptan ayrılır ve bir örtüye serilerek 1-2 gün boyunca tam olarak kurumaya bırakılır. Sonra ince kıyılır ve hava almayan kaplarda saklanır. Sağlamlaştırıcı, idrar söktürücü, öncelikle bacak ödemlerini çözücü, yara iyileştirici, kronik öksürükleri yatıştırıcı, akciğeri güçlendirici, ve kan temizleyici özellikleri vardır.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp