Talasemi Testi

Dünyada ve ülkemizde en sık görülen ailesel geçişi olan kalıtsal kan hastalığı olarak adlandırılmaktadır. Kelimenin kökeni Yunancadan gelmektedir. Eski yunancada ''Thalas'' kelimesi deniz, "Emia" kelimesi anemi anlamına gelmektedir, ''Thalasemia'' ise Akdeniz anemisi anlamına gelir. Akdeniz anemisi aynı zamanda Cooley anemisi olarak da adlandırılmaktadır.

Talasemi hastalığında kan hücreleri vücudumuzun ihtiyacı olan oksijeni dokulara taşıyamamaktadır. Dokulara oksijen, kırmızı kan hücrelerimizin %90''ını oluşturan hemoglobine bağlanarak taşınmaktadır. Hemoglobi''nin yapımında yetersizlik ya da bozukluk oluşursa oksijen taşıma işini yeterince yapamaz ve doku organlarda oksijenin azalması sonucu solukluk, halsizlik, çabuk yorulma, çarpıntı, gelişme geriliği gibi hastalığın belirtileri görülür.

Talasemi hastalarında, hemoglobinin yapımında yetersizlik veya bozukluk nedeniyle oksijen taşıma işi aksayacağından doku ve organlarda oksijen azalacaktır. Buna bağlı olarak da talasemi kendisini deride solukluk, halsizlik, çabuk yorulma, çarpıntı, gelişme geriliği gibi belirtilerle gösterir.

Talasemi, Türkiye’de de en önemli sağlık problemlerinden birisidir. Ülkemizde her yüz kişiden ikisinde yani ortalama % 2’lik bir oranda talasemi taşıyıcılığı olduğu ifade edilmektedir. Ülkemizde kabaca 70 milyonluk bir nüfus olduğu düşünüldüğünde tahmini olarak 1 400 000 talasemi taşıyıcısı olduğu ve tahmini olarak da 5000-6000 Talasemi hastası olduğu düşünülmektedir.

Talasemi hastalığının ülkemiz için bu kadar önem ifade etmesi nedeniyle Talasemi Tahlilleri evlilik öncesi yapılması gereken testler arasında yerini almıştır. Taşıyıcıların taranması, genetik danışma gibi doğum öncesi tanı yöntemleri Talasemi ile mücadele etmekte çok yararlıdır.

Talasemi (Akdeniz Anemisi) Tedavisi Nasıl Yapılır?
Talasemi majörün tedavisinin esasını aralıklı ve gerektikçe kan nakli (transfüzyon) yapılması ve fazla kan nakillerinden ileri gelen aşırı demir fazlalığını gidermek için ilaçların verilmesi oluşturmaktadır. Aksi takdirde, vücutta demir birikimi olur ve başta kalp ve karaciğer olmak üzere bir çok organa zarar verir.

Kemik iliği nakli ve dalağın çıkartılması gibi değişik tedavi yöntemleri denenebilir. Talasemi minör''''''''ün tedavisine gelince; aslında bu grup insanları hasta kabul etmemek gerekir. Gerçekte, bu kişiler için bir sorun yoktur. Sınırda olan anemilerini düzeltmek için bir şey yapmak da hem gereksizdir. Ancak bu kişiler hastalığın taşıcısı olduğu göz önünde bulundurulmalıdır.