Balın Kullanım Alanları

Balın Kullanım Alanları :

BAL



İnsanlar için mucize niteliğinde bir yiyecektir. Hemen hemen her derde şifa olma özelliği vardır. Bal, içindeki şekerlerin bir başka cins şekere (fruktozun glikoza) dönüşebilme özelliği sayesinde, yüksek miktarda asit içermesine rağmen, en hassas mideler tarafından bile kolaylıkla sindirilir. Aynı zamanda bağırsakların ve böbreklerin daha iyi çalışmasına yardımcı olur.
 
Bal, hızlı bir enerji kaynağıdır. Ilık suyla karıştırıldığında yedi dakika içinde kana karışır. İçerdiği serbest şekerlerden dolayı beynin çalışması kolaylaşır. Bal, fruktoz ve glikoz gibi basit şekerlerin doğal bir karışımıdır. Yapılan son araştırmalara göre, şekerlerin bu kendine has karışımı yorgunluğun giderilmesinde en etkili yöntemdir ve atletik performansı artırmaktadır.Bal, kan yapımı için vücudun gereksinim duyduğu enerjinin önemli bir bölümünü karşılar. Ayrıca kanın temizlenmesine de yardımcı olur. 
 
Kan dolaşımını düzenleyici ve kolaylaştırıcı yönde etkisi vardır. Damar sertliğine karşı önemli bir koruyucudur.Antimikrobik etmenler, belirli bakterilerin, mayanın ve küfün büyümesine engel olur. Balın, bakterinin barınmasına olanak tanımayan özelliği vardır. Bunun pek çok sebebi vardır. Bunların arasında mikroorganizmaların, büyümek için ihtiyaç duydukları sıi miktarını sınırlayan yüksek şeker içeriği, yüksek asit oranı (düşük pH), bakterileri büyümeleri için ihtiyaç duydukları nitrojenden mahrum bırakan içeriği sayılabilir. Balda hidrojen peroksit bulunması ve balın içerdiği antiok- sidanlar da bakterinin çoğalmasına engel olur.
 
Bal, çok iyi bir antioksidandır. Sağlıklı yaşamak isteyen herkesin özellikle antioksidan tüketmesi gerekir. Antioksidanlar, hücrelerde normal metabolizmanın zararlı yan ürünlerini temizleyen bileşenlerdir. Bunlar gıdaların bozulmasına yol açan ve birçok kronik hastalığa sebep olan yıkıcı kimyasal tepkimeleri yavaşlatabilen elementlerdir. Uzmanlar antioksidan bakımından zengin besinlerin kalp hastalıkları ve kanser gibi hastalıkları önleyebileceğine inanmaktadırlar. Balın içeriğinde de güçlü antioksidanlar mevcuttur: Pinocembrin, pinobaxin,chrisin ve galagin. Bunlardan pinocembrin, yalnızca balda bulunan bir antioksidandır.
 
Bal, fruktoz ve glikoz gibi şekerlerin yanı sıra magnezyum, potasyum, kalsiyum, sodyum klorür, kükürt, demir ve fosfor gibi mineralleri içeren zengin bir vitamin deposudur. Nektar ve polen kaynaklarının niteliklerine göre değişmekle birlikte, balda B1, B2, C, B6, B5 ve B3 vitaminleri bulunmaktadır. Ayrıca bakır, iyot, demir ve çinko da az miktarlarda da olsa bulunur.
 

Bal yaraların tedavisinde de kullanılır:

Balın havadan nem çekebilme özelliği sayesinde iyileşmeyi hızlandırır ve yara izi kalmasını önler. Çünkü bal, yeni deriyi oluşturan epitel hücrelerin büyümesini hızlandırır.Balın, yaranın etrafındaki şişkinliği azaltan antienflamatuar bir etkisi vardır. Bu, kan dolaşımını artırır; böylece iyileşme süreci hızlanmış olur ve hissedilen acı azalır. 
 
Bal, yaranın altındaki dokulara yapışmaz; bu nedenle pansuman sırasında yeni oluşan dokuların yırtılması ve acı söz konusu olmaz.Ayrıca balın daha evvel belirttiğimiz antimikrobik etkisinden ötürü, bal enfeksiyon oluşmasını önleyen koruyucu bir engel oluşturur. Mevcut enfeksiyonu da yaralardan hızla temizler. Bakterilerin antibiyotik dirençli özelliklerine karşı bile etkilidir. Antiseptiklerin ve antibiyotiklerin tersine, yaradaki dokuların üzerinde olumsuz etkiler oluşmaz.

SENDE YORUM YAP!

Whatsapp